25 Aralık 2016 Pazar

Yılın En Tatlı Düşünme Zamanı

Gönderen zamandegerlidir.blogspot.com 18:36 | Yorum Yap

Dolu dolu yaşama tarifi


Hayatı dolu dolu yaşamakla ilgili söyle bir tarifim var benim; "kürekleri suya daldırıp çekerken nasıl ivmelendiğimi, ilerlediğimi hissetmek". Gerçi geçenlerde bir arkadaşım "Zeyno ama geri geri gidiyorsun" dediğinde kafam karışmadı değil:-) Bana yorulsam da ilerlemenin verdiği hazzı yaşatacak daha iyi bir metafor buluncaya kadar bununla kalacağım anlaşılan.


Check In

Birkaç gündür evde kendimle kalma isteğim çok fazla, bedenimin yorgunluk sinyallerini fark ettim. Bu da bana nasıl kürek çekiyorum diye durup düşünmeyi hatırlattı. Rota doğru mu? Neyi kerteriz alıyorum? Nasıl ilerliyorum? Kürekleri nasıl çekiyorum? Bana göre şu günler düşünmek, kendime destek olmak ve yaratmak için yılın en tatlı zamanı.

Günlük meditasyonlarım, kutlama ve öğrenmelerim, yaslarım ve büyümelerim haricinde, yeni yıl zamanları, kendim için yaratmaya özen gösterdiğim, içe dönmek üzere heyecan duyduğum zamanlar. Şu günlerde programımda buna el veriyor ve bu yıl da bunu yapabildiğim için şükrediyorum.

Niyet

7 yıldır her sonbahar bir ritüel ile bir “niyet”, o yıl için bir tohum oluştururum ben. Yeni yıla kadar geçen zaman içinde o tohum tutar ve baş verir. Tohumun baş vermesi için sanki hayat fırsatlar yaratır. Bu fırsat bazen büyük bir olay, bazen küçük bir hata, bazen bir karşılaşma, bazen de ağır bir geri bildirim olur ama illaki tohumun toprağı sıkı sıkı tutmasını, baş vermesini destekler. Baş veren bu tohum, önümdeki yolda başlangıçlar ve bitişlerin, kutlamalar ve yasların habercisi olur bana.
Yolculuğumun bütünlük içinde sürmesine katkı sağlayacak yeniliğin keşfi ve sürgünün büyümesi, kök salmasına destek olacak planlar bu zamanlarda daha da eğlencelidir benim için.

Ya sizin için?

Sor

Benim gibi heyecan duyuyorsanız belki kendiniz için sessizlik molası verir, yaratım aşamasının ilki olan “sor” ile başlamak istersiniz.

Hayatınızı nasıl besliyorsunuz?
Bedeninizi nasıl besliyorsunuz?
Ruhunuzu nasıl besliyorsunuz?

Sonra da belki nasıl beslemek istediğinize karar verirsiniz.

2017 de her ne olursa olsun adımlarınız sağlam olsun.

Mutlu Yıllar

Zeynep:-)



8 Kasım 2016 Salı

Çocuklarımıza Güvenme Zamanı

Gönderen zamandegerlidir.blogspot.com 13:54 | Yorum Yap

Kadınlar yaratmak, yönetmek, planlamak, organize etmek ve özellikle gözetmek konusunda gelişmiş kaslara sahip. Sadece ev hayatı için değil iş hayatı içinde söylüyorum. Ancak tüm bunların hepsinde “uhu” görevi görecek bir değer var ki onu hayata geçirmek konusunda yüzyılların getirdiği bir ağırlık var üzerimizde.

Ailenin uhu değeri "İşbirliği"

Kendi dünyamdan gözlediğim o ki, ister iş yerinde ister ev-özel yaşam içinde süper “kahraman” olmak biz kadınların hoşumuza gidiyor.

Öyle yetiştik, öyle öğrendik.

Geçtiğimiz hafta sonu içinde Flow Koçluk Okulunun 1. Modülü vardı ve kendi prensiplerinden birisi olan sistem teorisi üzerine bol bol konuştuk. Sistemin tümü tek tek parçaların toplamından daha büyüktür der bu teori.

Bu pencereden bakınca bireyselliğin ön plana çıktığı zamanımızda çok daha etkin,  refahın daha çok hissedileceği aileler oluşturmak mümkün. Özellikle bizim kültürümüzde aile içinde devreye pek sokulamayan işbirliği’nin yeterince yaşanmaması aile fertleri için zamanda, mekanda, zihinde sıkışmışlık yaratıyor.

Zamanda sıkışmışlık yaratıyor çünkü çoğu zaman iş-ev dengesini yaratmak için, özellikle çocuklar olduktan sonra ebeveynler çok daha fazla uğraş veriyor ya da dengeyi kuramıyor. Mekanda sıkışmışlık yaratıyor çünkü çocuklu bir aile olduktan sonra kadın erkek eğlencesinden hobilerinden diğer bir değişle kendi arka bahçesinden tamamen vazgeçiyor. Zihinde sıkışmışlık yaratıyor çünkü her şeye yetişemediği için ebeveyn suçluluk hissediyor.

Öyle yetiştik, öyle öğrendik ve zamanın koşulları da bizleri zorluyor.

Bireyselliğin daha önem kazandığı, kendini daha gözeten, sabırsız, çabuk vazgeçen yeni neslin evliliklerinin yürümesi için evin ve çocukların sorumluluğunu bölüşmek işbirliği yapmak vazgeçilmez oldu. Toplum olarak evini geçindirmek erkeğin, evinin düzenini sağlamak kadının görüşünden kentsel yaşam gereği uzaklaşmış görünsek de şu bir gerçek ki, evinin geçiminde en az erkek kadar zamanını koyan kadının aile içinde sorumlukları çok fazla.

Bugün isteklerini biraz daha fazla ortaya koyan ve aile içinde erkek ile sorumluluklarını bölüştüğünü ifade eden kadınları da duyabiliyoruz. Ancak sıkışmışlığı da hala dile getirebiliyorlar. 

Peki, zaman, mekan ve zihinde genişliği yaratmanın yolu sadece kadın erkek işbirliği mi?

Çocukların bu işbirliğine davet edilmesi çoğu zaman unutulabiliyor. Ebeveyn olarak zamanın zor şartlarında büyüyen evlatlarımıza karşı duyduğumuz şefkat ve aslında gerektiği gibi ilgilenemediğimiz düşüncesinden doğan suçluluk buna sebep olabiliyor. Çocuğumuz kendi sorununu kendisi çözebilecekken, genelde aileler bu alanı onlara vermeyi bir seçenek olarak düşünmüyor. Neden mi? Her ihtiyaçları aileleri, tarafından giderilen, bolluk zamanının çocukları şu anda aile kuruyor, onlar da öyle yetişti, öyle öğrendi.

O zaman artık aile içinde çocukları da devreye sokarak zamanda, mekanda ve zihinde büyüme genişleme zamanı…

Evlatlarımızın mizaçlarına göre iletişim kurmayı öğrenme zamanı. Çünkü yapabiliriz...

Gerektiğinde onlara alan tanıyarak kendi duygu ve ihtiyaçlarını dile getirme şansı verme zamanı. Çünkü çocuk kendini ifade edebiliyor...

Kendi sorunlarını çözmek için yaratıcılıkları ile buluşmalarını sağlama zamanı. Çünkü mutlu oluyorlar...

Günümüz şartlarının yeterince onları zorladığını düşünen ebeveynlerin bunu yapabilecekleri konusunda çocuklarına güvenme zamanı. Çünkü çocuklar akışı çok seviyorlar...







Sayfa Görüntüleme